AK Parti Şanlıurfa İl Seçim Koordinasyon Merkezinde düzenlenen basın açıklamasına; AK Parti Genel Merkez MKYK üyesi Vildan Polat, Şanlıurfa AK Parti İnsan Haklarından Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Hasan Suyun, AK Parti Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkan adayı Av. Zeynel Abidin Beyazgül, AK Parti Kadın Kolları Başkanı Demet Saatçi Güven ve Kadın Kolları Yönetim Kurulu Üyeleri, AK Parti Gençlik Kolları Başkanı Salih Saraç ve Yönetim Kurulu Üyeleri, AK Parti Şanlıurfa İl Yönetim Kurulu Üyeleri ellerinde pankartlarla katıldı. 10 yıl sürmeden tarihin derinliklerinde kaybolup gittiler AK Parti Şanlıurfa İl Seçim koordinasyon Merkezinde (SKM) İl Başkanlığı adına Basın Açıklaması yapan Şanlıurfa AK Parti İnsan Haklarından Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Hasan Suyun, Türkiye Cumhuriyeti, 28 Şubat 1997 tarihinde Demokrasiye Balans Ayarı bahanesiyle karanlık bir sürecin içerisine itilmiştir. Post Modern Darbenin yıl dönümünde demokrasiye yönelik tüm müdahalelerin bir insanlık suçu olduğunu haykırmak için bugün bir aradayız. Yıllar önce bugün, demokrasiyi bir türlü hazmedemeyen vesayet odakları, yetkilerinin dışında devlet gücünü kullanarak, millet iradesiyle seçilen siyasi iradeye müdahale etme girişiminde bulunmuşlardır. Tanklardan aldıkları güçle devirlerinin 1000 (Bin) yıl süreceği rüyasını görenler, birliğimizi ve bütünlüğümüzü gasp etmeye teşebbüs etmiş; ancak bu devletin gerçek sahibi olan milletimizin iradesine vurulmaya çalışılan pranga Allahın izniyle 10 yıl sürmeden tarihin derinliklerinde kaybolup gitmiştir dedi. Ülkemizi hukuk devleti olmaktan çıkarıp, bölerek kategorize ettiler 28 Şubat zulmünün halen belleklerden silinmemiş olduğunu belirten Şanlıurfa AK Parti İnsan Haklarından Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Hasan Suyun, İrtica kılıfıyla vatandaşların düşünce ve inanç özgürlüğünü zapturapt altına almaya yönelik gerçekleştirilen post modern darbe sonrası; siyasi, idari, hukuki, ekonomik ve toplumsal alanlarda yaşanan dönüşümler onarılması güç değişimlere neden olmuştur. Darbeciler 28 Şubatta meşru bir iktidara karşı tıpkı 12 Eylülde olduğu gibi gayrimeşru bir müdahalede bulundular. Bürokraside yer alan üst düzey yöneticilere haksız ve hukuksuz operasyonlar yapılarak sindirme politikası izlediler. Siyaseti bir araç olarak kullanarak toplumsal düzeni, özgürlükler ve demokrasi üzerine değil korku ve dayatmalar üzerine kurdular. Ülkemizi hukuk devleti olmaktan çıkarıp ideolojik zulümleriyle insanları değerlerine, inançlarına, kültürüne göre bölerek kategorize ettiler diye konuştu. Darbeci zihniyeti tarihin karanlık sayfalarına gömdük Şanlıurfa AK Parti İnsan Haklarından Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Hasan Suyun, açıklamasına şöyle devam etti; Demokrasi faciası yaşanan Türkiyede dini inançları gerekçesiyle eğitim ve çalışma hakları başta olmak üzere sosyal ve ekonomik haklarından yoksun bırakılan bir nesil toplumsal hayatın dışına çıkartıldı. İnançlarının yükümlülüğünü yerine getiren başörtülü kadınlarımız bu nedenle bedel ödedi, çok acılar çekti. Bugün gözyaşları dindi yaralar kapandı ancak izleri asla silinmedi. O gün hakları zorla elinden alınanlar, siyaset yapması engellenenler, başörtüsü nedeniyle eğitim hakkından edilenler bugün TBMMde milletimize hakkıyla hizmet etmektedir. Siyaset sahnesinden silinmesi için okuduğu şiir gerekçe gösterilerek muhtar olmasına dahi tahammül edilemeyen Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, bugün milli iradeden aldığı güç ve inançla, vesayetçilerden, zulmedenlerden ve darbecilerden hukuk yoluyla hesap sormaktadır. Aziz milletimiz 15 Temmuz alçak darbe girişiminde demokrasi destanı yazarak Anadolu topraklarında darbeler tarihine nokta koymuştur. AK Parti iktidarıyla birlikte kırılan vesayet sistemi sonucunda böyle meşum günlerin yaşanmaması için millet olarak hep birlikte omuz omuza mücadele etmeye devam edeceğiz. Darbeci zihniyeti tarihin karanlık sayfalarına gömen hükümetimiz ve milletimiz sayesinde artık hiç kimse devletin gücünü kullanarak milli iradeye kast etmeyi aklının ucundan bile geçiremez. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğanın liderliğinde vesayet odaklarına ve darbeci zihniyete karşı AK Parti olarak kararlı tavrımızdan ödün vermedik, vermeyeceğiz. Güçlü Türkiyenin güçlü yarınlarına milletimizle birlikte yürüyoruz O dönem olanları unutmadıklarını belirten Suyun, AK Parti Ana Kademe, Kadın ve Gençlik Kolları olarak bizler üzerimize düşen görevin farkındayız. 28 Şubatta ikna olmadık! O dönem yaşananları unutmadık, unutturmayacağız. 28 Şubattaki mağduriyetlerin, çektirilen acıların, yaşatılan ayrılıkların acısı yüreklerde sonsuza dek kalacak. Demokrasinin kazanımlarını hepimiz sonuna kadar koruyacağız. Kinle ya da nefretle değil adaletle hareket edeceğiz. Devletimizi, bayrağımızı, istiklalimizi ve demokrasimizi koruyacağız. 28 Şubat müdahalesinden 22 yıl sonra güçlü demokrasisi ve artan özgüveniyle ilham kaynağı olan bir Türkiye var artık. Güçlü Türkiyenin güçlü yarınlarına milletimizle birlikte yürüyoruz. Kurulduğumuz ilk günden itibaren bizlere güvenip teveccühüne layık gören aziz milletimize saygılarımızı sunuyoruz diyerek halkın yanında yer alarak demokrasiye ve özgür iradeye sahip çıkan basın mensuplarımıza da katkılarından dolayı teşekkür etti. 28 Şubat post modern darbesi, evrensel bir darbeydi Daha sonra konuşan ve basın mensuplarını ve vatandaşlarımızı muhabbetle selamladığını belirten AK Parti Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Av. Zeynel Abidin Beyazgül de, Aslına bakansanız, bu günlerimizi bilmek için 28 Şubatı çok iyi bilmek, çok iyi okumak lazım. Bu gün bir lider, bir mazlum insan, bir Başbakan post modern denilen bir darbe ile bulunduğu makamdan indirilmek üzere 9 saatlik bir görüşme yaptı. O görüşmeye ilişkin anıları okuduğumuz zaman her zaman içimizi hüzün kaplamıştır. O gün bu günlere geleceğimizi hiç umud etmiyorduk. Ama Allaha hamdolsun ki, bu gün demokrasimiz, çok daha genişledi, halkımızın refah düzeyi çok daha arttı. Biliyorsunuz ki her bir darbe sosyal, siyasal, ekonomik hayatta bizi geri götürmüştür. Bu gün o darbeleri aşma noktasında hükümetimiz Başkanlık Sistemine geçti ve daha hızlı karar alma mekanizmalarını daha problemsiz, daha çatışmasız işletmeye başladı. Bana göre 28 Şubat post modern darbesi, ulusa, Türkiyeye mahsus bir darbe değildi, evrensel bir darbeydi. Bu darbe o gün başlamıştı ve bu gün birçok mazlum Müslüman ülkelerde devam etmektedir. Ancak dünya lideri olan Cumhurbaşkanımızın öncülüğünde halkımızın güç ve kuvvet vermesiyle birlikte emperyalist ülkelerin, dış güçlerin baskısı ülkemizde önlenmiştir, önlenmeye devam etmektedir. İnşaallah bundan sonra da bizim halkımızın zaferi olacaktır, demokrasi kazanacaktır ümid ediyorum dedi ve teşekkür etti.
Henüz kimse yorum yapmamış, ilk yorum yapan siz olun.