BİZ BU COĞRAFYANIN GEZGİN YOLCUSU DEĞİL ASIL SAHİPLERİYİZ

Cuma HÜNDÜR

Cuma HÜNDÜR

İslâm Coğrafyası turistik bir adanın otel odalarında Emperyal güçlerin temcilcilerince gizli anlaşmalarla masa başında , pergel ve cetvellerle çizdirilir , sonra taslak halindeki bu çizimlerin üzerine yapay Devletlerin isimleri yazılır , devletlerin başına geçecek yöneticiler o yörenin halkının yaşam tarzına uyumlu ve sıfatları " Melik" , " Sultan" , "Emir" , "Cumhurbaşkanı" sıfatlarıyla protokollenerek ilan edilir , lâkin bu sıfatlarına rağmen , bu zati muhteremler , aslında görevlendirilmiş birer eyalet valisidir.

Kimi zaman bunlardan birisi Efendilerine isyan ederse ya askerleri veya ailesinden birisi tarafından kurşunlanır , boynu koparılır , erken uyanan bir askeri subay tarafından ihhilalle devrilir veya Uçak kazası makyajıyla ipi çekilir , çektirilir sonuç itibariyle ; Bu devletleri kendi sömürge mülkiyeti olarak algılayan kuran global güc , bu kez ; yeni dünya düzeninin farklılık arz eden sosyo ekonomik ihtiyaçlarının karşılanması uğruna ; coğrafik konumundan siyasi yapısına kadar , yeniden yapılanması için taşaron ve mütteahhidleriyle ihalesinin tüm detaylarının görüşülmesi , çıkarların bölüşülmesi konusu kurtlar sofrasına sunulmasını uygun görmüşlerdir.. Farklı bir deyişle ; bu firavuni sistemin Güncellenmiş yeni harita , sınır , plan ve projeleri bu kez , modern dünyanın gelecekteki kendilerine göre düşlenen yeni dünyanın şekillenecek modern TEKOLOJİ öncülüğünde ki tüm ihtiyaçları için tasarlanarak yeniden , revize edilerek parselasyona dönüştürülecek , yeraltı , yerüstü hazineleriyle beraber talan ve bölüşme doğrultusunda çizimleri yapmak için hazırlıklar yapılmaktadır. ------ Amaçlarına ulaşmak için Türkiye, İran ,Suriye ,İrak , Lübnan , Libya ,Yemen , Kıbrıs , Akdeniz dâhil Sudana kadar , savaş , iç savaşlar çiğırtançlığının saha ve mekanlarıyla stratejik alanları halkın sosyo ekonomik ve dinsel mezhepsel ırksal yapısı belirlenerek zaten önceden saptanmıştır , sadece ajan ve provokatörlerce planlanan şekliyle uygulanmaya konulması istenilecektir.

-----Bu trajedi ve kan kokulu ziyafet sofrası iki farklı adreslidir , biri ; Londra , Newyork ve moskova , diğeri Telaviv , Abudabi ve Riyadh dır , bir sofrada yudumlanan Votka ve viskileri ile diğer sofrada yudumlanan acı mırra kahveler mazlum milletlerin kan kokulariyla mülevvestir..

-----Genelde islâm coğrafyası kapsamında olan ancak özellikle islâm aleminin sosyolojik yapısını iyi tahlil eden bu şeytani yapı , bize özgü bir metodla " kendi içimizdeki nasırlı çelişkileri çatışmalara dönüştürerek farklı kurgular üzerinden hayata geçiriyorlar " bu olayların tahlilini iyi bilen Türkiye Cumhuriyetinin Devlet ve siyaset önderleri ; islam aleminin seçkin bireyleriyle elit toplumunu uyarmasına rağmen , İslâm aleminin bu tehlikeyi sanki üzerlerine atılan ölü toprağının etkisindeler izlenimiyle , içte ve dışta kendini diri sananlar da hiç rahatsız olmuyor , işin hazin boyutu ne yazık ki rahatsız olanları da itibarsızlaştırmak içi yalan dolan ve orantısız iftiralarla çamur atılıyor.. -

---- Onların plân ve projeleri ne olursa olsun , yeterki biz milli birlik ve beraberliğimizi yasalarla belirlenmiş hak ,hukuk ve adaletleten yana güvenle koruyalım. Evet Kış gününde dahi baharı müjdeleyen , Merhum şairimizin ümit aşılayarak haykırdığı gibi : "Doğacaktır sana va'dettigi günler hakk'ın... Kim bilir, belki yarın, belki yarından da yakın " ifadesi ve iradesiyle yarınların mutlaka bizim olacağına inanarak sizleri selamlıyorum



26 �ubat 2020 �ar�amba 14:55

http://www.urfa63haber.com/yazar/biz-bu-cografyanin-gezgin-yolcusu-degil-asil-sahipleriyiz--1019.html