“Peygamberimiz ve Aile” temalı sempozyumun açılışına Şanlıurfa Vali Yardımcısı Adem Ünal, Harran Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Demir, İl Müftüsü Mehmet Taştan, dekanlar, ilçe müftüleri, yurtiçi ve yurtdışından gelen çok sayıda akademisyen ile öğrenciler katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan program, Kur’an-ı Kerim tilaveti okunmasıyla devam etti. Programın açış konuşmasını yapan Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celil Abuzar, Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi olarak Şanlıurfa İl Müftülüğü ile birlikte, son ikisi uluslararası nitelikte olmak üzere, 2005 yılından beri kesintisiz bir şekilde sürdürdükleri Mevlid-i Nebi sempozyumunu gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirterek; “Bugün; rehberimiz, önderimiz, rol modelimiz, efendimiz alemlere rahmet olarak gönderilen Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)i biraz daha yakından tanımaya, anlamaya, hayatımıza yansıtmaya çalışacağız. Ebu Cehillerin, Ebu Leheblerin kıtalar dolaştığı şu günümüzde O'nun O nur iklimine, huzur iklimine ne kadar da muhtacız değil mi? Tıpkı Cahiliyyedeki gibi; zulümden, adaletsizlikten, küfürden, merhametsizlikten bunalan dünyamız, günümüz insanı Efendimiz'i arıyor. Ve yolunu, kılavuzunu, pusulasını şaşırmış Ümmet Coğrafyası O'nun rehberliğine ne de çok muhtaç. Diyanet İşleri Başkanlığımız bu seneki Mevlid-i Nebi haftasının ana temasını ‘Hz. Peygamber ve Aile’ olarak belirledi. Sempozyumumuzda bu konunun farklı boyutlarına değinen birbirinden değerli tebliğler dinleyeceksiniz” diye konuştu.

Sempozyumda emeği geçenlere teşekkür ederek sözlerine başlayan Şanlıurfa İl Müftüsü Mehmet Taştan; “Eski tabirle kutlu doğum yeni tabiri ile de Mevlid-i Nebi haftasındayız. Müftülük olarak nerede İslami ve insani bir hizmet varsa oradayız, orada olmamız gerekiyor. Üniversitemizin bu etkinliğine de bu vesileyle destek verdik. Her konuda olduğu gibi, bu sempozyumunda teması olan aile konusunda da Kur’an’ın ve peygamberimizin rehberliğine muhtacız. Günümüzde sevgi, saygı ve tahammül kalıcı olmaktan maalesef çıktı. Eskiye nazaran bilgimiz arttı ama belli sebeplerden dolayı sevgimiz, sabrımız, tahammülümüz azaldı. Ne zaman aslımıza dönersek o zaman aile de ayakta kalacak, toplum da ayakta kalacak, devletimiz de ayakta kalacaktır. Birbirimize olan sevgimiz saygımızda artacaktır. Nasıl reçetelendirilen bir ilacın reçetesini suya koyup içmiyorsak, reçete edilen ilacı kullanarak şifa buluyorsak, Kur’an’ı Kerim ve hadisleri de içerik olarak anlamalı ve uygulamaya geçirmeliyiz” dedi.

Açılış konuşmalarından sonra Harran Üniversitesi Devlet Konservatuarı Müdürü Doç. Dr. Hüseyin Akpınar’ın yönetimindeki grubun Tasavvuf Musikisi dinletisinin ardından sempozyumda ilk oturuma geçildi. Harran Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Celil Abuzar’ın başkanlığında yapılan oturumda, Prof. Dr. Musa Kazım Yılmaz, Prof. Dr. Ziya Kazıcı, Prof. Dr. Ali Akpınar ve Prof. Dr. Atilla Yargıcı sunumlarını gerçekleştirdiler. Eş zamanlı olarak dört salonda tebliğlerin sunulduğu sempozyuma, Irak, Tunus, Cezayir, Lübnan ve Kuveyt’ten de akademisyenler katıldı.